wide of

  1. …'den uzak.
    a shot wide of the mark: hedeften uzağa isabet.
    a guess wide of truth: gerçekten uzak bir tahmin.
isabetsiz, yanlış, konu/hedef dışı, amaçtan/hedeften uzak.
be wide of the mark: yanlış/isabetsiz
tahmin etmek, hedefi tutturamamak.
zengin mal çeşidi olmak Verb
insanları çok tanımış olmak Verb
çok çeşitli mal satmak Verb
geniş kapsamlı taahhüt
her yerde geçerli akreditif
mülkiyetin çok kişiye ait olması
geniş inceleme alanı
geniş görüş alanı
geniş ilgi alanı